Kitabın Adı : Günahkar Aşık
Kitabın Yazarı : Elizabeth Hoyt
Sayfa sayısı : 393
Yayınevi : Pegasus
Arka Kapak Tanıtımı
Aşkın çıkmaz sokaklarında kaybolmuş iki tutsak kalp...
Leydi Emeline Gordon, şıklığı ve kusursuzluğu ile Londra'nın yüksek sosyetesinin gözdesidir ve Amerikan sömürgesinde askerlik yapmış olan, Boston'lu Samuel Hartley'nin kız kardeşi Rebecca için mükemmel bir hami adayıdır. Samuel, Amerika'nın yaban topraklarında yetişmiştir ancak varlıklı bir adam olmasına rağmen, tavırları medeniyetten uzaktır. Sosyetenin şıklık yarıştırdığı büyük bir baloya kim Kızıldereli makoseni giyerek gider ki? Samuel'in genel adaba karşı gösterdiği kibirli umursamazlık, Emeline'i çileden çıkarsa da cüretkarlığı içten içe onu heyecanlandırmaktadır. Ancak Samuel'in pervasız tavırlarının ardında, yakasını bırakmayan bir trajedi yatmaktadır. O Londra'ya
aşık olmak için değil, intikam almak için gelmiştir. Bu admın ellerini ellerinde hissetmek, onu baştan çıkaran dudaklarının tadına bakmak isteyen Emeline kendisine hakim olmak zorundadır; çünkü özgür değildir. Ancak bazı şeyler bir leydinin bile iradesinin ötesindedir... Çünkü aşk söz dinlememektedir.
Yorumum
Kitabın kapağını hiç beğenmedim. Bence yanlış tercih olmuş.
Kitap, Demir Yürek efsanesiyle başlıyor. Bölüm başlarında da gene Demir Yürek'den alıntılarla devam ediyor.
Eski bir asker olan Samuel kız kardeşi Londra sosyetesine
girebilsin diye Emeline'yi kiralar. Emeline, soğuk;aynı zamanda sosyete kurallarına tutkuyla bağlı bir kadındır. Samuel ise Emeline'nin aksine; zengin, garip alışkanlıkları olan, kurallarla, hiç arası olmayan, bir adamdır. Zıt karakterdeki bu ikilinin arasındaki tatlı atışmaları ilgiyle okudum.
Romantik kitap sevenlere...
Keyifli okumalar:))
Leydi Emeline Gordon, şıklığı ve kusursuzluğu ile Londra'nın yüksek sosyetesinin gözdesidir ve Amerikan sömürgesinde askerlik yapmış olan, Boston'lu Samuel Hartley'nin kız kardeşi Rebecca için mükemmel bir hami adayıdır. Samuel, Amerika'nın yaban topraklarında yetişmiştir ancak varlıklı bir adam olmasına rağmen, tavırları medeniyetten uzaktır. Sosyetenin şıklık yarıştırdığı büyük bir baloya kim Kızıldereli makoseni giyerek gider ki? Samuel'in genel adaba karşı gösterdiği kibirli umursamazlık, Emeline'i çileden çıkarsa da cüretkarlığı içten içe onu heyecanlandırmaktadır. Ancak Samuel'in pervasız tavırlarının ardında, yakasını bırakmayan bir trajedi yatmaktadır. O Londra'ya
aşık olmak için değil, intikam almak için gelmiştir. Bu admın ellerini ellerinde hissetmek, onu baştan çıkaran dudaklarının tadına bakmak isteyen Emeline kendisine hakim olmak zorundadır; çünkü özgür değildir. Ancak bazı şeyler bir leydinin bile iradesinin ötesindedir... Çünkü aşk söz dinlememektedir.
Yorumum
Kitabın kapağını hiç beğenmedim. Bence yanlış tercih olmuş.
Kitap, Demir Yürek efsanesiyle başlıyor. Bölüm başlarında da gene Demir Yürek'den alıntılarla devam ediyor.
Eski bir asker olan Samuel kız kardeşi Londra sosyetesine
girebilsin diye Emeline'yi kiralar. Emeline, soğuk;aynı zamanda sosyete kurallarına tutkuyla bağlı bir kadındır. Samuel ise Emeline'nin aksine; zengin, garip alışkanlıkları olan, kurallarla, hiç arası olmayan, bir adamdır. Zıt karakterdeki bu ikilinin arasındaki tatlı atışmaları ilgiyle okudum.
Romantik kitap sevenlere...
Keyifli okumalar:))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder